Düşündürücü Şey

Beni dinle yabancı, ben, yani Önder; zamanımı asla boşa harcamam. Tesadüfen karşılaştığımızı mı düşünüyorsun? Hayır. Seni buraya kaderin getirdi. Kader ve siz yüzeyin sakinlerinin Koruyucu dedikleri şey. Kendimde olduğu gibi, sen de bu dolup taşan gücü hissediyorum! Ve bu güç, aynı kaynaktan geliyor.

Ama benim halkım Koruyucu diye bir şeye inanmaz! Sizin eski zamanlarda ölen büyücülerinizi duyduk. Güya Kıvılcımları Astral'da çözülmüş ve Koruyucu olmuşlar. Ama bana bak! Senin sahip olduğun güç bana ve kardeşlerime de verildi. Bizim silahımıza itaat ettirmeyi başarman bunu kanıtlıyor. Şimdi düşün, sizin yüzeyde yaşayan büyücüleriniz, sözüm ona kendi güçlerini neden yer altında yaşayan bizlere versin? Susuyorsun değil mi? Ne diyeceğini bilmiyorsun değil mi? İşte ben de bilmiyorum...

Sadece tek bir şey biliyorum; dünyamızda gizemli bir güç var. Biz ona Kaynak diyoruz, siz ise Koruyucu diyorsunuz. Bizim kaynağımızda on iki suret ve on iki sınır var. Sizde de on iki Koruyucu. Bu Koruyucu size kendinizi iyileştirme, acıya ve korkuya karşı koyma yeteneği veriyor, daha kararlı veya daha güçlü olmanızı sağlıyor. Biz bu yeteneklere sahip değiliz. Fakat biz bu gücü kullanarak ortadan kaybolabiliyoruz, görünmez olabiliyoruz, gizleneni görüp saklananı hissedebiliyoruz... Ve siz yüzeyde yaşayanların aklına gelmeyecek bir sürü şey.

Sana her şeyi açıkça anlatmama şaşırma, buraya seni Kaynak'ın gücü getirdi ve kendi iradesinin aracısı olarak beni seçti. Bildiğimiz şeylerin büyük bölümünü sana anlattık. Hepsini değil ama çok büyük bir bölümünü! Bunu dövüşte gösterdiğin yiğitliğin karşılığında armağanım olarak kabul et. Şimdi, elveda. Unutma, benim halkım ve senin halkın düşman. Eğer bir sonraki sefer kaderin iradesiyle savaş alanında karşılaşırsak, seni hiç acımadan öldürürüm.

Ben... Biz... Bu... Söyleyecek şey bulamıyorum! Bu imkansız! Böyle bir şey olamaz! Hayır, Solucan Suratların eski Cunlar olduklarını biliyorum. Ama her halükarda Koruyucularımız, bizim Koruyucularımız! Neden güçlerini yer altı solucanlarına versinler ki? Bu Önder'in söylediklerine bakacak olursak, onların yetenekleri bizimkilerden tamamen farklı. Tüm bunlar çok garip...

Ya bu Solucan Surat doğuştan oyuncu ve Araf'taki goblini bile kandırabiliyor ya da bizim Koruyucular hakkında bildiğimiz her şey yalan! Ama bütün arşivler, efsaneler... Tezlerimizden ve laboratuvar araştırmalarımızdan bahsetmiyorum bile! Akıl almıyor... Üzerine düşünmek için hiç de fena bir konu değil. Umarım bu sırrı çözmeyi başarırsın.