Doğaçlama baharatlar

Kristal Dağ eteklerindeki Alisey Baran'a 12 zencefil kökü ve 25 timsah gözyaşı getir.

Et, et! Büyük lokmalar, sulu sulu, kanlı kanlı! Buraya gelin, canlarım benim… Dur! Çiğ eti yutacak kadar goblin değiliz, öyle değil mi? Ondan şiş kebap yapalım... Kaş çatma hemen, şu baş belası ağı yırtmaya yetişiriz daha! Bizim Kanya'da şöyle derler: Savaş savaştır yalnız öğle yemeği hep zamanında verilir!
Şöyle yapalım, ben ateşi yakayım, sen de git baharat falan bul. Hatırladığım kadarıyla buralarda baharatlı kökler yetişirdi, onlardan bir düzine kadar çekiver. Bir de tuz, tuz lazım... Aha, buldum! Buranın timsahları canlı olan her şeye saldırır fakat onlara karşı koyulduğu zaman kocaman tuzlu gözyaşları ile ağlamaya başlarlar. O gözyaşlarından bolca topla ve buraya gel. Her şeyi gerektiği gibi hazırlayıp yeriz, tekuan kıza ikram ederiz ve şu çirozu, eee, daha doğrusu, saygıdeğer Nurvaş Koses'i de üzmeyiz. Sonra da tok karınla Tepa'yı sol elimizle bile nakavt ederiz!

Aydınlık Orman'da annemin yaptığı kızartmayı hayal bile edemezsin. Buradan çıkabilirsek uğra, ikram ederiz!

Gerçek şiş kebap! Ya gerçek olmayabilir ama ne fark eder ki! Afiyet olsun!