Pisliklerden Arıtım

Cevap arayan sorular aklını kemirip duruyor. Kafandaki bu dağınıklıkla ben bağırsam da duyamazsın. Sesim bağırışlarda yok oluyor; korkularının, hayallerinin, tahminlerinin bağırışları...

Anlamalısın ki, cevaplar değil, sorular içinde gerçek bilgiyi taşıyor. Bir efsane vardır... Boş ver. Şimdi zamanı değil.

Üçüncü Geçit Harabelerine gidip onları pislikten arındırman gerek. Oraya varır varmaz kendini çok büyük bir baskı altında hissedeceksin. Hiç de hoş bir his olmadığını söylemeliyim. Bu sefer direniş çok ciddi olacak, çünkü bu geçit, Eski Cun Tapınağı'na giden en kısa yol ve senaryoya göre vahyin sen beklediği yer.

İkinci geçidi etkinleştir ve kaçmana engel olan bütün İblisleri ortadan kaldır. Başarılı olduktan sonra bana bildir ki, seni son durağına göndereyim.

Yardımın için sana teşekkür ederim. Sana yolun bu bölümünü anlatmama izin ver.

Bir hikaye hatırlıyorum... Bir bilge, arkadaşından, kendisine bir hazine sandığı hediye etmesini istedi. Hediyeyi aldığında, açmadan konuşmaya başladı: "Eğer bunu açarsam sadece bir tutam altın, parlak taşlar ya da eski bir vazom olacak. Ama onu açmadığım sürece, hazine benim ." Bilge öldüğünde, oğlu sandığı açtı. İçinde sadece bir not vardı. "Sandığı asla açmayacağını biliyordum. Eğer açsaydın, artık sana ait olmazdı".

O bilge, cevapsız soruların ve gizliliğin değerini biliyordu. Senin için sadece cevaplar çok değerli ve onları istiyorsun.

Gerçekle yüzleşmek için yeterli cesareti toplayana kadar bırak yok sayma özelliğin seni korusun.