Tenses gerçeği

Ne sormak istediğini biliyorum.

Cevabını biliyorum ama seni pek mutlu edeceğini sanmıyorum.

Özetle, cevap Işık. Savaşta öldükten sonra ruhum bedenimi terk etmeye başlayınca büyük bir ışık gördüm. Gücüne karşı koyamıyordum. Ona da doğru gittim. O an aklımdan geçenleri en ince ayrıntısına kadar hatırlıyorum... Demek ki ölümden sonrası böyleydi, ve çok yakında hayat hakkındaki gerçeği öğrenecektim.

Ama maalesef o ışığa hiç ulaşamadım. Yolun yarısında başka bir güç beni çekti. Ruhum bu piramidin içinde sıkıştı kaldı. Buraya geldiğimde yanımda biri vardı... Kim olduğunu bilmiyorum... Tek bildiğim, bu biri bana ve dünyaya yeni bir güç, Işık'ın gücünü hediye ettiğini söyledi. Başlangıçta Işık'ın akışı zayıftı ve onun gücüne inananların sayısı çok azdı. Ama insanların ölümden sonra dirilmeye başlamalarına yetecek kadardı. İnsanlar bu mucizelere tanıklık ettikçe hem Işık'ın gücü hem de ona inananların sayısı arttı.

Triyedina Mabedi Nezeb ve Skrakan'ı kutsadıktan sonra İmparatorluk sakinlerinin imanı büyüdü ve benim gücüm de iki katına çıktı. Nasıl işlediğini şimdi anladın mı? Işık'ın gücü aslında imandan geliyor! Ne benden, ne Skrakan'dan ne de Nezeb'ten.

İman, anlaşılabilen ya da açıklanabilen bir şey değil. Hatta açıklamaya kalkarsan insanların akıllarında şüphe uyandırırsın. Bu da Işık'ı zayıflatır.

Bu yüzden, İttifak'a geri dönmeli ve onlara duymak istemedikleri bir şeyi söylemelisin. Skrakan ve Nezeb'in de benim kadar kutsal olduklarını söyle. Işığın kaynağının benim gibi onların da içinde olduğunu söyle.

Tüm İttifak'ın buna inanmasını sağla , böylece Işık asla sönmez.

Tenses'i mi gördün? Ne söyledi?

Hmm... İttifak sakinlerinin bunu duymak için yanıp tutuştuklarını hiç sanmıyorum...

Doğruları halka ifşa etmeden önce yapılacak birçok iş var. Bu haber yanlış bir zamanda duyurulursa bir isyana yol açabilir. Belki de savaşın bitmesi beklemek en iyisi.

Bu soruya sonunda cevap bulduğun için teşekkürler.